TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş ile dün kahvaltıda buluştuk. Hem sokak köpeklerine yönelik yapılması gerekenleri hem de yeni anayasa görüşmelerini konuştuk. Kurtulmuş sokak köpekleri konusunda “Artık ihmal edilecek bir noktada değiliz. Görüntüleri görüyorsunuz. Vatandaşlarımıza zarar verecek durum olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Süratle Meclis’in bu konuda kararını vermesi ve uygulamanın eksiksiz yürütülmesi lazım” diyor.
Zor ve hassas bir konu olduğunu belirten Kurtulmuş şunları söylüyor:
“Meclis’te yeni bir tartışma konusu da o olacak. Hem hayvan haklarını hem yaşama haklarını dikkate alarak. Ama vatandaşlarımıza zarar verecek durum olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Konuyla ilgili merkezi yönetimlerin ve yerel yönetimlerin çok yakın bir iş birliği içerisinde çalışması gerekiyor. Bu anlamda geç kalmış bir çalışmadır. 4 milyondan fazla sokak hayvanından bahsediliyor. Gerçek rakam bunun daha da üstündedir. Rakam bu kadar yüksek olunca bununla mücadeledeki hem insan kaynağının hem maddi kaynaklar açısından meselenin daha da zorlaştığını görüyoruz. Hayvan hakları ile ilgili bir sorumluluk ortaya çıkardığı gibi şehirlerimizin güvenliği gibi ciddi bir sorunu da ortaya koyuyor. Bu kadar kontrolsüz sokak hayvanı dünyanın hiçbir yerinde yok. Burada süratle, makul sonucun ortaya çıkması ve herkesin bu konunun önlenmesi için seferber olması lazım.”
Yumrukları sıkarak siyaset yapılmaz
Yeni bir anayasa yapma imkânı olduğunu belirten Kurtulmuş, anayasa görüşmelerinin siyasetin normalleşmesine de katkı vereceğini söyledi. Kurtulmuş şunları söyledi:
“Çift taraflı bir süreç. Anayasa görüşmeleri ile birlikte hem siyaset normalleşme hem de birbirleriyle diyalog zeminini artırma imkanını bulacak. Siyasetin normalleşmesi anayasa çalışmalarına katkıda bulunacak. Bunları yürütmek de Meclis’in görevi olacak. Anayasayı sadece bir hukuk metni olarak görmüyorum. Siyaset felsefesinin yansımasıdır da. Daha demokrat kapsayıcı kuşatıcı ve sivil. Bunu Meclis yapacak. Türkiye artık birilerinin bir kapalı odada yaptığı ve millete dayattığı bir anayasadan kurtulması lazım. Büyük bir uzlaşı ile bir sonuç ortaya çıkarılabilirse siyasetin gerçekten normalleştiği bir ortam olur. Yumrukları sıkarak siyaset yapılmaz. El sıkışarak siyaset yapılır. El sıkışanların her konuda uzlaşması da gerekmez. Türkiye bu siyaset üslubunu benimserse büyük kazanım elde etmiş olur.”
İlk 4 madde
Açık, net ve kısa anayasa metni olması gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, “belli konularda yoğunlaşarak, Meclis’in yetkisi, sorumlulukları, Cumhurbaşkanının yetkileri, sorumlulukları, hak ve özgürlükler, yargı sistematiği, sadece bağımsızlığı değil kendi aralarındaki durumlarla ilgili net açık herkesin anlayacağı bir metin. Çok teferruatlı yasalarla yapılacak şeyleri anayasanın içerisine almanın yararlı olmadığı kanaatindeyim. Bazı şeyler yasaya bırakılabilir. Anayasanın dili devlet eksenli değildir doğrusu millet eksenli insan eksenli olmasıdır.
Kurumların sivil siyaset üzerinde yeri geldiği zaman baskı kurmasına zemin sağlayacak düzenlemeler var. Bunları değiştirmenin Türkiye’ye faydası olacağını düşünüyorum. İlk 4 maddenin tartışılması Türkiye için lüzumsuz bir tartışma konusudur. Meclis’te bulunan partilerin temsilcileriyle bayramda biraraya geldik. Orada da gördük ki tamamına yakını ilk 4 madde ile ilgili en ufak bir terüddütü yok. Ortak bir görüş birliği var. Lüzumsuz bir tartışma ile vakit kaybetmemek gerekir” diyor.
